| arabasız | ohne das Auto |
| taksi, araba | Auto{n} Autos {pl} |
| araba çekmek | ein Fahrzeug abschleppen {vt} |
| süratli araba | wendiges Auto |
| inmek (araba vb) | aussteigen {vt} |
| kısa far (araba) | Abblendlicht {n} |
| Araba iyi durumda | Das Auto ist in einem guten Zustand |
| indirmek (araba vb) | jdn aussteigen lassen |
| binmek (tren araba vb.) | einsteigen{vi} (in einen Zug) |
| kısa farla sürmek (araba) | mit Abblendlicht fahren |
| Çok hızlı araba kullanmak | Rasant auto fahren |
| yansımasız iç ayna (araba) | abblendbarer Innenrückspiegel |
| kalkmak, hareket etmek (araba) | abfahren {vi} |
| kısa lambaları yakmak (araba) | abblenden {vt} |
| araba ile götürüp boşaltmak | abladen {vt} |
| sola ya da sağa dönmek (araba) | abbiegen {vi} |
| seninle arabasına iddiya girerim! | Ich wette mit dir einen Auto! |
| arabayı kapının önüne getirmek | vorfahren{vt} | fährst vor, fuhr vor, ist vorgefahren |
| kalkış saati, hareket saati (araba) | Abfahrtszeit {f} |
| arabayı dur işaretine kadar sürmek | bis zum Stoppschild vorfahren |
| -sız, -siz eki (arabasız, sensiz vb.) | ohne{prp.} {Akk.} |
| Arabanın kaydını trafikten sildirmek | das Auto abmelden |
| onun geleceğine arabamı bahse koyarım | Ich wette mein Auto, dass er kommen wird |
| arabayla yanlış yola sapmak, kaybolmak | sich verfahren |
| ateşe vermek, yakmak (av araba samanlık vb) | in Brand stecken |
| göz almayan, kamaştırmayan (araba iç ayna) | abblendbar {adj} |
| arabanın içinde bulunan insanlar tarafından | von den im Auto vorhandenen Personen |
| Araba tamirden sonra tekrar kullanıma hazır. | Das Auto steht nach der Reparatur wieder zur Verfügung |
| kalkış, hareket, ayrılma, yola çıkma (araba) | Abfahrt {f} Abfahrten {pl} |
| araba ile üzerinden geçerek koparmak (kol baş vb) | abfahren {vt} (jemandem etwas) |