Almanca | Türkçe |
abführen{vt} (an jemanden) | ödemek, ödeme yapmak (vergi, katkı vb) |
Abfuhr {m} | taşıma, nakil (mal, eşya vb) |
aufführen | madde madde, tek tek sıralamak |
abführen {vt} | tutuklayıp karakola götürmek |
anführen {vt} | önde gelmek, başta gelmek |
Abfuhr erteilen(jemandem) [ugs.] | birini baştan savmak |
verführen {vt} | ayartmak |
sich aufführen | hareket etmek, davranmak |
Die Uhr stellen | saati ayarlamak, düzeltmek |
Abführmittel {n} | müshil ilacı, tuvalete çıkarıcı ilaç |
Uhr {f} Uhren {pl} | saat, saati gösteren cihaz |
anführende Länder | önde gelen ülkeler |
die Uhren vorstellen | saati öne almak |
Abfuhr erhalten [ugs.] | baştan savılmak |
einen Plan durchführen | bir plan uygulamak |
Ausfuhr {f} Ausfuhren {pl} | ihracat |
herrühren {vi} (von etwas) | bir şeyden kaynaklanmak, meydana gelmek |
etwas auf der Bühne aufführen | sahnelemek, sahneye koymak |
jemanden zu etwas verführen {vt} | birisini yapmak istemediği birşeye ayartmak, kanına girmek |
den Wecker stellen (auf Uhrzeit) | çalar saati kurmak, ayarlamak |
sich wie ein Kind aufführen (akk) | çocuk gibi davranmak |
das anführende Schiff des Hilfsgüter-Konvois | yardım konvoyunun en önündeki (başta bulunan) gemisi |