Türkçe Almanca
yemekEssen {n}
yemek kuponuEssensbon {m}
son yemek (Hz. İsa)as letzte Abendmahl
büyük yemek masasıTafel {f} Tafeln {pl}
çokça sıkıca yemekreinhauen
tatlı birşeyler yemeketw. Süßes essen {vt}
işin kaymağını yemekabsahnen
yemekten sonra masayı toplamakabdecken {vt}
çiğnemeden hızlı hızlı yemekhinunterschlingen (Essen)
açgözlü bir biçimde yemek yemekverdrücken (Essen)
şimdi ne yapıyoruz ? sinema mı yemek mi ?was ist jetzt angesagt ? Cinema oder essen ? [ugs.]
artık, geriye kalan (yemek, yapılacak iş vb)Rest {m} Reste {pl}
Hz. İsa nın anıldığı yemekli şaraplı kilise ayiniAbendmahl {n}
Cevirilerde Örnek ara