Türkçe | Almanca |
hareketsiz beklemek | verharren{vi} | verharrte, hat verharrt |
beklemek, ummak, umut etmek | erwarten {vt} |
hamile olmak, çocuk beklemek | ein Kind erwarten |
Bu yarına kadar bekleyebilir | Das hat bis morgen Zeit |
heyecanla beklemek (kişi, tatil, ziyaret) | freuen {vi} (sich auf etwas) |
uygun zamanı beklemek, fırsatını kollamak | abpassen {vt} |
bir şeyin sonunu beklemek, oluncaya kadar beklemek | abwarten {vt} |
bir soru ya da istek için birisinin yolunu gözlemek, beklemek, fırsatını kollamak | abpassen {vt} (jemanden) |