Türkçe | Almanca |
... yaşında | ...jährig |
15 yaşındayım | Ich bin 15 Jahre alt |
işinde yükselmek | sich hocharbeiten |
11 yaşındaki kız | das 11 jährige Mädchen |
kaç yaşındasın? | Wie alt bist du? |
dışında, haricinde | abgesehen (von+dativ) |
itibaren, sonrasında | ab {prp; +Dat.} (zeitlich) |
arkasında iz bırakmak | zeichnen {vt} |
dişler arasındaki boşluk | Zahnlücke {f} Zahnlücken {pl} |
Hasan hariç kerkes geliyor | Alle kommen abgesehen von Hasan |
derecesinde olmak, neredeyse | grenzen {vi} (an) |
atlatmak, üstesinden gelmek | überwinden |
bir iş esnasında hata yapmak | unterlaufen {vt} |
durağın çapraz karşısında | Schräg gegenüber der Haltestelle |
daha iyisinin peşinden koşmak | nach Besserem begehren |
zorlukların üstesinden gelmek | Schwierigkeiten überwinden |
emelilik sigortasından çıkmak | aus der Renteversicherung aussteigen |
her birisi için, her defasında | jeweils {adv} |
iki olay arasındaki zaman farkı | Spanne {f} Spannen {pl} |
evlerin arasındaki dar yol, sokak | Stichweg {m} |
salonun ortasında, orta noktasında | In der Mitte des Saales |
Bir şeyin tam öncesinde, arefesinde | im Vorfeld (von etwas) |
birşeyin başına gelmesinden korkmak | fürchten {vt} |
birisinden enfeksiyon, hastalık kapmak | eine Infektionskrankheit von jemandem bekommen |
Cesareti neredeyse aptallık derecesinde | Seine Mut grenzt an Dummheit |
bunun dışında, buna ek olarak, ayrıca | außerdem {adv} |
gidişatında (rotasında) düzeltme yapmak | eine Kurskorrektur vornehmen |
meseleyi kendi arasında çözmek, halletmek | abmachen {ugs.} (etwas unter sich+dat ) |
işini bilmek, usta olmak, işinde iyi olmak | sein Handwerk verstehen |
çevirmek, vanasından kapatmak (gaz, musluk) | abdrehen {vt} |